TOBB ETÜ Tıp Fakültesi Hastanesi / ANKARA
Tel: (0312) 292 99 00 Cep: 0505 757 17 50

Yaşlılık Döneminde
Gelişen Enfeksiyonlar
Dünyamız giderek yaşlanıyor. Tüm dünyada 65 yaş üzeri nüfus giderek artıyor. Ülkemizde 2023 yılı verilerine göre 65 yaş üzeri kişi oranı ilk kez %10’un üzerine çıkmış durumda. Bu da hepimizi özellikle giderek daha uzun yıllar eklenen yaşamlarımızı mümkün olduğunca sağlıklı, daha kaliteli yaşamak için gayret ve arayışlara itmekte.
Enfeksiyon hastalıkları da ileri yaşlarda hem yaşam kalitesini ciddi şekilde bozan, hem de hastane yatışlarına ve ölümlere neden olan hastalıkların ön sıralarında yer alıyor.
Yaşlılarda Enfeksiyon Sıklığı Neden Artar?
İlerleyen yaş ile birlikte enfeksiyonlar daha sık ve ağır seyirli hale gelir. Bunun en temel nedenleri;
-
Fizyolojik ve yapısal/ anatomik değişiklikler
-
Bağışıklık sisteminin yaşlanması
-
Bağışıklık sisteminin baskılanmasına neden olabilecek kronik hastalıklar (Diyabet, kanser gibi) ya da ilaçların kullanımı
-
Beslenme bozuklukları
-
Toplu yaşam (Bakımevleri gibi)
Yaşlı Bireylerde En Sık Görülen Enfeksiyonlar Nelerdir?
Evde yaşayanlarda: İdrar yolu enfeksiyonu, zatürre (pnömoni), yumuşak doku enfeksiyonları, infektif endokardit (kalp kapağı enfeksiyonu), nedeni belirlenemeyen ateş
Bakımevlerinde: İdrar yolu enfeksiyonu, aspirasyon pnömonisi, bası yarası enfeksiyonları, ishaller, infektif endokardit (kalp kapağı enfeksiyonu), nedeni belirlenemeyen ateş
Yaşlı Bireylerde Enfeksiyon Hastalıkları Tanısı Nasıl Koyulur?
Yaşlılarda enfeksiyon tanısı koymak genç bireylere nazaran çok daha zordur. Enfeksiyonların tipik belirtileri olan ateş, ağrı, yanma gibi şikayetler sıklıkla görülmezken; bazen hastalık sadece bilinç değişikliği, uykuya eğilimin artması, beslenmenin bozulması gibi durumlar ile kendini gösterebilir. Bu nedenle tanıda yaşanan gecikmeler ölümlerin artmasının temel sebeplerinden biridir.
Özellikle yatağa bağımlı, sözlü iletişimi sınırlı olan, şikayetlerini ifade edemeyen hastaların beslenme, uyku bozukluğu ya da huzursuzluk hali gelişmesi durumunda hemen bir uzman hekim ile iletişime geçilmeli ve tıbbi değerlendirme yapılması sağlanmalıdır. Detaylı bir fizik muayenenin ardından olası enfeksiyon odaklarına yönelik örnekler alınmalı, bakteriyel enfeksiyonlar öncelikle düşünülüyor ise en olası etkenlere karşı etkili olabilecek ve hastanın yaşı, organ fonksiyonları ve kullandığı diğer ilaçlar ile etkileşimi en az olacak antibiyotik seçilerek hızla başlanmalıdır. Kültür sonuçları elde edildikten sonra gerekli değişiklikler yapılabilir.
Laboratuvar tetkikleri içinde beyaz küre sayısı, C-reaktif protein (CRP), sedimantasyon (ESR) ve prokalsitonin (pct) değerleri enfeksiyon tanısına yardımcı testler olmakla birlikte, romatolojik hastalıklar, kanser, damar tıkanıklıkları, travma gibi enfeksiyon dışı nedenlerle de yükselebileceği akılda tutulmalıdır. CRP yüksekliği, sadece kanda enfeksiyon varlığı anlamına gelmez!

Yaşlanma İle Birlikte Enfeksiyon
Sıklığının Artmasının Nedenleri Nelerdir?
-
Bağışıklık sisteminde değişiklikler:
-
İlerleyen yaş ile birlikte bağışıklık sistemi hücrelerinin çoğunda sayı ve fonksiyonlarda azalma, dokularda gerileme, inflamasyon (iltihaplanma) süreçlerinde kronik bir artış ortaya çıkar. Bu durum beraberinde hem enfeksiyon etkenlerine karşı direnci belirgin olarak azaltır hem de kronik ve dejeneratif hastalıkların (diyabet, Alzheimer hastalığı, kalp ve beyin damarlarında tıkanıklıklar gibi) görülme sıklığını arttırır. Yine aşılara karşı bağışıklık yanıtları da belirgin şekilde azalır.
2. Sistemlerde meydana gelen fizyolojik ve yapısal/ anatomik değişiklikler:
-
Solunum sistemi: Solunum sisteminde hem göğüs kafesindeki hem de akciğer dokusundaki değişiklikler, akciğer fonksiyonlarının ve oksijenlenmenim bozulması, egzersiz kapasitesinin azalması ve solunum kaslarının gücünün azalması gibi sorunları beraberinde getirir. Öksürme refleksinin azalması ve havayollarının en temel korunma mekanizmalarından biri olan silier aktivitenin bozulması ile birlikte solunum yollarında yer alan bağışıklık sistemi hücrelerin sayı ve fonksiyonlarının azalması gibi nedenlerle solunum yolu enfeksiyonları daha sık gelişmekte ve ağır seyretmektedir. Özellikle 65 yaş üzeri bireylerde en sık ölüm nedenlerinden biri olan pnömoni (zatürre) sıklığı önemli ölçüde artmaktadır. Bu nedenle her yıl grip (influenza) aşısı ve uygun takvime göre zatürre (pnömokok) ile boğmaca aşılamalarının yapılması hayati önem taşımaktadır. Grip aşıları enfeksiyonun önlenmesini ya da gelişen enfeksiyonunun hafif seyretmesini sağlamanın yanında; toplumda hastalığın yayılımını ve inme, kalp krizi gibi uzun dönem komplikasyonların da gelişimini azaltmaktadır. Bu sebeplerle ileri yaştaki kişilerin özellikle bu enfeksiyonlara karşı aşılanmaları son derece önemlidir.
-
İdrar yolları: İleri yaşlarda idrar yollarında kadın ve erkeklerde ortaya çıkan ortak değişikliklerin yanı sıra cinsiyete bağlı ek risk faktörleri de bulunmaktadır. Ortak değişiklikler arasında en ön sırada mesanenin tam olarak boşaltılamaması, nörolojik hastalıklar (Alzheimer, Parkinson Hastalığı gibi), diyabet, demans, alt bezi ya da kalıcı sonda varlığı, idrar ya da dışkı tutamama sayılabilir. Kadınlarda ek olarak menopoz sonrası ortaya çıkan östrojen yetersizliği kuruluğa, çatlaklara ve bu gölgede artan bakteri yükü nedeniyle genç kadınlara oranla daha sık idrar yolu enfeksiyonu (sistit, üretrit, piyelonefrit gibi) gelişimine neden olur. Erkeklerde ise mesane ya da böbrek taşları, prostat büyümesi ve prostat bezinin kronik enfeksiyonu önemli risk faktörleridir.
-
Kalp-damar sistemi: Yaşla birlikte kalp-damar sisteminde de yapısal ve fonksiyonel değişiklikler meydana gelir. Zayıflayan bağışıklık sistemi nedeniyle kanda bakteri bulunma sıklığının artması ve girişimsel işlemlerin yoğunluğu (büyük damarlara yerleştirilen kateterler, kalp pili gibi kalıcı cihazlar) yaşa bağlı olarak hasarlanan kalp kapaklarında enfeksiyon gelişimini kolaylaştırır. Yine diğer damarlarda da hareketsizlik, dolaşım yetmezliği gibi nedenlerle pıhtı ve enfeksiyon gelişimi artmaktadır.
-
Sindirim sistemi: İlerleyen yaş ile birlikte sindirim sistemindeki; asit, enzimler ve mukus salgısında yaşa bağlı azalma, kalsiyum, demir, B12 vitamini gibi bazı besin ögelerinde yetersiz sindirim ve emilim söz konusu olur. Yaşlanma ile ince bağırsaklardan emilim azalır. Sindirim sisteminde yer alan bağışıklık sistemi hücrelerinin de fonksiyonlarının azalması ve kronik inflamasyonun da eklenmesi ile bulantı, kusma ve ishal ile seyreden sindirim sistemi enfeksiyonlarının sıklığı artar. Özellikle bakımevleri gibi toplu yaşam alanlarında Clostridium difficile koliti önemli bir ishal nedenidir.
-
Deri: Zaman içerisinde ortaya çıkan değişimleri en belirgin olarak yansıtan organdır. Hücre yenilenmesindeki ve kanlanmasındaki azalma, deri tabakasındaki incelme ve bütünlüğün bozulması temel sorunlardır. Basınç yarası gelişme riski, ısı regülasyon sorunu, zona, uçuk gibi virüs enfeksiyonları, selülit ya da erizipel gibi bakteri enfeksiyonları ve mantar enfeksiyonları artar.
-
Kas-iskelet sistemi: Yaşa bağlı olarak denge ve koordinasyonda azalma, düşme eğiliminde artış, kas ve kemik kütlesinde azalma, yaralanma sonrası onarım süreçlerinde yavaşlama gibi önemli değişiklikler meydana gelir. Beraberinde diyabet varlığı ve diğer dolaşım sistemi bozuklukları da zor tedavi edilebilen kas-iskelet sistemi enfeksiyonlarının gelişiminde rol oynamaktadır. Bu enfeksiyonlar kimi zaman erken dönemde etkin tedavi edilemediğinde kronik enfeksiyonlara, uzuv kayıplarına neden olabilir.
Yaşlılarda Enfeksiyonların Tedavisinde Nelere Dikkat Edilmelidir?
İleri yaştaki bireylerde enfeksiyon şüphesi varlığında klinik, laboratuvar ve radyolojik bulguların beraber kullanılması önemlidir. Enfeksiyon odağının belirlenmesinin ardından en kısa sürede kişinin ek hastalıkları, karaciğer ve böbrek fonksiyonları da dikkate alınarak tedavi planlanmalı, tedavinin ayaktan mı yoksa hastanede yatarak mı yapılması gerektiğine karar verilmeli ve tedavi süresince klinik ve laboratuvar bulguları yakından takip edilmelidir. Enfeksiyonun iyileşmesini etkileyecek kan şekeri düzensizlikleri, dolaşım bozuklukları gibi ek sorunlar tedavi sırasında mutlaka dikkate alınmalı ve kontrol edilmelidir.