Artık sadece toplumun riskli davranışlara sahip sınırlı bir kesimi değil, aileler ve çocuklarımız da bu tehdit ile karşı karşıya…
"Çocuklarımızın Geleceği İçin Birlikte Hareket Edelim"
Kasım 2024’te 13 yaşında bir çocuk AIDS nedeniyle yaşamını yitirdi.
HIV enfeksiyonu, çocuklar için yetişkinler için olduğundan çok daha büyük öneme sahip.Özellikle aile içi bulaş yoluyla çocuklara geçen HIV, hem çocukların hem de ailelerin hayatını derinden sarsmakta. Çocuklarda HIV bulaşının önlenmesi ise hamilelik öncesi değerlendirme ile başlayan uzun soluklu bir süreç.
En sık yol olan annelerinden doğum sırasında veya emzirme yoluyla gerçekleşen bulaşıönleyebilmek için hamilelik öncesi ve sırasında HIV testi yaptırmak ve hamilelikte gerekli önlemleri almak büyük önem taşımakta.
• Hamilelik planlayan her kadının, HIV için testi yaptırması ve HIV pozitif olduğu tespit edilen kadınların ise tedavi başlanarak gebelik zamanının hastalığın tam olarak kontrol altına alındıktan sonraya ertelenmesi gerekli
• HIV pozitif annelerin gebelik sürecinde düzenli olarak takip edilmesi ve HIV etkiliilaçlarla tedavi edilmesi, bebeğe bulaş riskini önemli ölçüde azaltmakta.
• HIV pozitif annelerin doğum şekli, bebeğin bulaş riskini etkileyen önemli bir faktör. Bu nedenle, doğum şekli, doktor tarafından dikkatle değerlendirilmeli, anne ve bebek içinen güvenli yöntem seçilmeli.
• HIV pozitif annelerin bebeklerini emzirmemesi de bulaş riskini önlemek adına önemli bir yaklaşım.
HIV pozitif olarak doğan veya daha sonra HIV bulaşan çocukların, yaşamları boyunca düzenli olarak takip ve tedavi edilmeleri gerekli. Günümüzde HIV tedavisinde kullanılan çok sayıda ilaç (antiretroviral ilaçlar) sayesinde, HIV ile yaşayan çocukların sağlıklı ve uzun bir yaşam sürdürebilmeleri mümkün. Tedavinin başlıca hedefleri; virüsün çoğalmasını engellemek, bağışıklık sistemini güçlendirmek ilaç direncinin oluşmasını önlemek ve yaşam kalitesini artırmaktır.
Ailelerin, HIV pozitif çocuklarına karşı bulaş yolu ne olursa olsun sevgi dolu, destekleyici ve anlayışlı bir tutum sergilemeleri fiziksel ve ruhsal gelişimlerinin sağlıklı ilerlemesinin yanında tedavi uyumu açısından da büyük önem taşır. Aileler, çocuklarına doğru bilgileri vermeli, tedaviye uyum sağlamalarına yardımcı olmalı ve sosyal çevreleriyle iletişim kurmalarını desteklemelidir.
Okulda ya da toplumun diğer kesimlerinde karşı karşıya kalınabilecek stigma ve ayrımcılık gibi sorunlarla baş edebilmek için en temel çözüm hastalıkla ilgili toplumsal farkındalığın ve bilgi düzeyinin artırılmasıdır. AIDS Farkındalık Haftası, HIV/AIDS ile mücadelede farkındalık oluşturmak için önemli bir fırsattır. Çocuklarda HIV bulaşının önlenmesi ve tedavi edilmesi için toplumun tüm kesimlerinin duyarlı olması gerekmektedir. Erken teşhis, doğru tedavi ve ailelerin desteği sayesinde, HIV ile yaşayan çocuklar sağlıklı ve mutlu bir yaşam sürebilirler.
HIV enfeksiyonu, bulaşıcı bir hastalıktır ancak tam olarak kontrol altına almayı sağlayabilecek tedavi seçenekleri mevcuttur. Bilgi, farkındalık ve destekle birlikte bu hastalığa karşı mücadele etmek sağlıklı nesiller yetiştirmek için hepimizin önceliği olmalıdır.
Comments